Hastanemiz Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı Cerrahi Tıp Bilimleri Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Hüseyin Sina Coşkun, toplumda yüzde 3 oranında görülen skolyozun erken tanı ve tedavisinin büyük önem taşıdığını söyledi.
Hastane olarak bölgede 500'ün üzerinde skolyoz hastasının tedavi ve kontrollerini yürüttüklerini dile getiren Coşkun, skolyoz ya da yaygın kullanılan ismiyle omurga eğriliğinin tedavi edilmediği zaman yaşamsal sonuçlar doğurabilen bir sağlık sorunu olduğunu vurguladı.
Skolyoz hastalığının yüzde 85-90'ının ergenlik döneminde başladığına dikkati çeken Coşkun, "Skolyoz asla hafife alınmaması gereken bir sağlık sorunudur. Omurga deformiteleri, duruş ve yürüme bozuklukları sadece fiziksel problemler olarak görülse de aslında yaşamsal tehdit oluşturabilecek sonuçlar doğurabilir . Yapısal deformitelerin büyük bölümünü skolyoz oluşturur. Eğriliğin derecesine göre uzun yıllar fark edilemeyebileceği gibi akciğerlere baskı yaparak acil müdahale gerekliliği de ortaya çıkarabilir. Skolyoz uzunca süre hiç belirti vermeden ağrısız şekilde sinsice ilerleyebilir." dedi.
Erken tanı ve doğru tedavi seçimiyle skolyozun düzeltilebileceğine işaret eden Coşkun, tedaviyle eğriliğin yanında eğriliğin neden olduğu şekil bozukluğuna bağlı göğüs kafesinde meydana gelen hacim daralmasının da önüne geçilebildiğini anlattı.
Skolyoz hastalığında en önemli şeyin hastalığın tanısında geç kalmamak olduğunun altını çizen Coşkun, şunları kaydetti:
"Skolyozdan korkmayın, geç kalmaktan korkun. Kemik, yaş ilerledikçe sertleşiyor. Sert bir omurgaya müdahale etmek daha güç hale geliyor. Omurga eğriliği 25 ile 45 derece arasında olanlara korse tedavisi uyguluyoruz. Korse, hastalığı tedavi etmiyor, sadece ilerlemesini durduruyor. Kemik yaşı bunun için çok önemli. Kemik gelişimi devam ediyorsa korse kullanımı önemli oluyor. Daha şiddetli, 50 derecelik eğriliklerde ise cerrahi tedavi uyguluyoruz. Ancak bu rahatsızlığı olan çocukların ya da ailelerinin büyük çoğunluğu, skolyoz olduğunun farkında olmuyor. Son yıllarda yürütülen farkındalık çalışmaları ve sosyal medyanın etkisiyle hastalık bilinmeye başladı."